Ya Kuzgun Leşe Ya Devlet Başa Dediler
Bunlar için 40 yıllık verdikleri emeğin karşılığını almaları gerekiyordu. Ya tamamen tasfiye olacaklardı ya da devleti tamamen ele geçireceklerdi.
Tesnim Haber Ajansı - Kendisi de Türkiye’de bir dönem ordudaki Cumhuriyetçi askerleri hedef alan Balyoz davasında yıllarca tutuklu kalan emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, 15 Temmuz darbe girişimini Tasnim Haber Ajansı’na değerlendirdi. Darbecilerin arkasındaki gücün ABD olduğunu belirten Yavuz, “ABD’liler Fetullahçıları cesaretlendirmek suretiyle Türkiye’nin sert gücünü bir süre zaafa uğrattılar” diye konuştu.
Ahmet Yavuz’un açıklamaları şöyle:
Darbenin perde arkasındaki güç ile ilgili ne söyleyeceksiniz? Bu FETÖ örgütlenmesi nasıl bir yapıdadır? Askerin içinde nasıl örgütlendiler?
Bu çok uzun yıllara dayalı bir çalışmanın sonucunda ortaya çıkmış bir sonuçtur. Kırılma noktalarında bunlara ait izler bulunduğu noktalarda devlet, TSK, siyasi irade bunu doğru okuyamadı. Dolayısıyla bunlar giderek güçlendi. Özellikle 28 Şubat’tan sonra kendilerini farklı bir kılıf içerisinde takdim ettiler. Mevcut iktidar döneminde de beslenip palazlandılar. Balyoz, Ergenekon ve benzeri süreçlerle önlerinde engel olarak gördükleri Cumhuriyetçi kadroları tasfiye ettiler. Bugünlere böyle geldik. O süreçte yaşadıklarımızı kamuoyu biliyor. TSK’yı yönetenler de biraz bu davalar nedeniyle çekingen davrandı ve bunlar giderek daha fazla palazlandı. Bunun bedelini de hepimiz ödedik.
Neden böyle bir kalkışmaya giriştiler?
Bunlar için 40 yıllık verdikleri emeğin karşılığını almaları gerekiyordu. Ya tamamen tasfiye olacaklardı ya da devleti tamamen ele geçireceklerdi. Yani ya kuzgun leşe ya devlet başa dediler. Çünkü örgütün tasfiyesi başlamıştı. İzmir’deki soruşturmada ve Yüksek Askeri Şura’da bunun geleceği belliydi. Dış politikada da önemli etkileri olacaktı. Yani Fetullahçılar kazanmış kazanmamış ABD’lilerin umurunda değil. Ancak ABD’liler Fetullahçıları cesaretlendirmek suretiyle Türkiye’nin sert gücünü bir süre zaafa uğrattılar.
PKK ile mücadele ediyordu bu güç…
PKK ile mücadele, IŞİD ile mücadele, sınırların güvenliği, Kürt koridoru vs. nedeniyle ABD bunları cesaretlendirdi. Bu cesaretin sonuçları darbe başarılı olsun olmasın Türkiye’nin zararına ve Türkiye’nin sınırlarıyla oynamak isteyenlerinin de yararına.
Hedeflerine ulaştılar mı diyorsunuz?
ABD ikinci derece hedefine ulaştıysa bile birinci derecede hedefine ulaşamadı.
Başarılı olsalardı bölge siyasetine etkileri nasıl olurdu?
Başarılı olsalardı İran ile Türkiye’nin işi çok zordu. Çünkü İran’a ve Rusya’ya sırt çeviren bir politika izleyeceklerdi. ABD’nin bütün istediklerini yapmak durumundaydılar. Dolayısıyla bu durum da bölge ülkelerinin tamamen aleyhine olacaktı. Böyle sonuçları olması muhtemeldi. Bu birinci amaçlarıydı. İkinci amaçları da, eğer darbe başarısız olursa yine kendileri için uygun bir ortam doğacaktı. Çünkü darbe sonucunda Türkiye iç karışıklığa gidecekti. Belki iç savaş olacaktı. İç savaşın Türkiye’ye getirdiği ağır bir yük olacaktı. Bu defa o Büyük Ortadoğu Projesi’ni daha rahat uygulayacaktı. Üçüncü sonuç, darbe başarısız oldu, hükümet bunları bastırdı ama Türkiye sert gücünden önemli ölçüde kaybetti. Bu da başka bir önemli sonuç. Üç halde de o kazandı. Ancak bu kısa vadede zararı olacaktır. Türkiye orta vadede toparlanır, üstesinden gelir.
