Trump'ın Irkçı Siyasetini Susarak Destekleyen Arap Liderler


Trump'ın Irkçı Siyasetini Susarak Destekleyen Arap Liderler

Siyaset uzmanı Albdul Bari Atvan: Arap ülkelerin birçoğu, ABD'nin bu ırkçı tavırlarını destekliyor ve kendi ülkelerinde de uyguluyor.

Tesnim Haber Ajansı - Bölge Strateji Uzmanı Abdul Bari Atvan Rey el-Yevm’de yazdığı bir makalede, Donald Trump’ın Müslüman ülkelere karşı uyguladığı siyasetler karşısında susması konusunu ele alarak, şöyle yazdı: “Geçtiğimiz iki gün içinde tüm televizyon kanallarını inceliyoruz, internet sitelerinde arıyoruz ancak henüz Arap ülkeleri tarafından ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump’ın ırkçı siyasetlerine yapılmış bir itiraz bulamıyoruz. İslam dünyasında yapılmış tek itiraz İranlılar ve Irak’taki Mukteda Sadr tarafından yapılmıştır.

Yemen’e savaş düzenlenmesini ve Siyonist İsrail rejimi ile ilişkilerin normalleşmesini kabul eden İslami işbirliği organizasyonundan ABD’nin Müslümanlara ve Arap ülkeleri vatandaşlarına yapılmış saygısızlığa karşı ilk tepkiyi göstermesini bekler iken, bu beklemenin faydasız olduğu sonucunu çıkardık. Belki bu organizasyon doğrudan Donald Trump’tan komut olarak, bu eylemlere karşı susmayı tercih ediyor.

Hatta şimdiye kadar tüm konulara tepki gösteren Twitter Şeyhleri de bu sefer tamamıyla ortadan kayıp olmuş durumda, Milyonlarca takipçiye sahip olan bu Şeyhlerde ABD’nin siyah listesine girmemek için susmayı tercih etti, bu şeyhler asıl liderleri olan Donald Trump’ın onlara kızmasından korkuyor. Onlara göre, ABD bir Suriye veya bir Yemen değil ki onlara karşı eleştiri farz olasın.

Trump’ın ırkçılığı asla girişlerini yasakladığı 7 ülke yani; Irak, Suriye, Yemen, Libya, Sudan ve Somali ile sınırlı kalmıyor. Bu ülkelerin çoğunda gerçekleşen kanlı kargaşaların arkasında ABD var ve ABD bu şekilde ırkçılığını ve aynı zamanda mezhep veya yönelmeleri önemsemeksizin genel olarak Müslümanlara karşı duyduğu kin ve nefreti kusuyor.

Donlad Trump gibi ırkçı bir devlet ile mantıklı nedenler getirerek, bu ülkenin şimdiye kadar göçmenler tarafından terör saldırısına uğramadığı gibi cümleler kurarak veya Trump’ın yaptıklarını ABD ana yasasındaki ahlaki değerler, adalet ve beraberliğe karşı olduğunu hatırlatmanın hiç bir faydası yok. Cahil ve ahmak bir insan ile mantıklı tartışmaya benzer bu konu.

Bu yedi ülke ve ülkenin vatandaşları hiç bir zaman ABD için terör tehlikesi oluşturmamıştır hatta bu konunun tam tersini doğrulayabiliriz. Zira bu ülkeler her zaman ABD terörizmine kurban olmuştur. Dün Yemen’in El-Beyza Şehrinde gerçekleşen olaylarda 60 sivilin öldürülmesinin arkasına ABD yatıyor. Bu bir Amerikan saldırısı idi.

Bu Arabi ve işbirliği anlamı taşıyan sessizlik bizim için ilginç bir konu değil, hatta belki bazı Arap liderlerinin Trump’ın bu ırkçı tutumlarını desteklediğini söylememiz yalan olmaz. Çünkü onlar da aynen bu tavırları kendi ülkelerinde takip ediyorlar veya bu eylemleri uygulamaya çalışıyor. Arap ülkelerinin birçoğu söz konusu ülkelerin çoğuna aynı baskıyı kuruyor veya kurmaya çalışıyor.

Kanada Başbakanı gibilerinin Müslümanları savunmaya çalıştığını görmek çok acı verici. Merkel’in söz konusu Irkçı ve göçmen karşıtı siyasetleri kınaması ve tüm bu göçmenlerin ABD’deki haklarını savunacağını söylemesini gördüğümüzde üzülüyoruz.

Bu acı ve üzgünlüğün nedeni ise hiç bir Arap liderinin bu makaleyi yazmama kadar henüz hiç bir ahlaki ve cesur tutum sergilememesidir. Ancak benim veya sizin üzülmeniz veya bu konulardan dolayı acı çekmeniz, Trump’ı Beyaz Saraya taşıyan bu siyasetleri değiştirmesine yol açmayacaktır. Saygıya yol açan ve ırkçı tavırları engelleyen şey, mert bir duruştur. Ancak mertler nerede? Tanıyorsanız bizimle de tanıştırın!

En Önemli Röportaj Haberler
En Çok Okunan Haberler