Suriye’nin Kuzey Cephesinde Hızlanan Gelişmeler/ Teröristlerin En Büyük Kalesindeki Çatışmalar Görülmemiş Bir Şekilde Tırmandı


Suriye’nin Kuzey Cephesinde Hızlanan Gelişmeler/ Teröristlerin En Büyük Kalesindeki Çatışmalar Görülmemiş Bir Şekilde Tırmandı

Suriye’nin kuzeyindeki İdlib ve kırsalında Nusra Cephesi ve Ehrar-ı Şam olmak üzere bölgedeki teröristler arasında yaşanan çatışmada onlarca terörist öldürüldü.

Tesnim Haber Ajansı - Birbirlerine düşen teröristler, çatışmaların durmasıyla çok güçsüz hale geldiler.

Yeni adı Fetih Şam Cephesi olan Nusra Cephesi teröristleri bölgedeki diğer terörist gruplara düzenledikleri saldırılara bahane bulmaya çalışarak, bu saldırıları kendilerini korumak ve kendilerine yapılan saldırıları geri püskürtmek için gerçekleştirdiklerini iddia ettiler.

Bu terörist grup bildirisinde, Nusra Cephesinin, Astana Zirvesinde Demokratik Hükmet kurup, Nusra Cephesi ile savaşarak bu cepheyi izolasyona uğratmayı onaylayan gruplara karşı eylemde bulunduğunu ve onların komplolarını kırdığını belirtti.

Ehrar-ı Şam olarak adlandırılan grup ta Nusra Cephesinin ilk hedefiydi. Öyle ki Nusra Cephesinin Ehrar-ı Şam’ın İdlib ve Halep’in kuzeydoğu kırsallarındaki mühimmat depolarını ve karargahlarını ele geçirmesinden sonra iki terörist grup arasında yaşanan gerginlik ve çatışmalar zirveye ulaştı.

 

Yaşanan hızlı değişimler ve iki gruptan onlarca teröristin öldürülmesi, Elviye Sugur Eş-Şam, Ceyş’ül İslam, Ketaib-i Sivar Eş-Şam, Cephe’yi Şamiyye, Ceyş’ül Mücahidin, Tecemmü Fe İstigam Kema Emerte gibi Ehrar-ı Şam’ı destekleyen grupları Nusra Cephesinin saldırılarını geri püskürtmek için birleşmeye mecbur bıraktı ve bu yeni terör örgütü yayınladığı bildiride şu ifadelerde bulundu: “ Bu gruba katılan bir kardeşimize ve bu grubun karargahlarına yapılan herhangi bir saldırı savaş ilanı demektir ve Ehrar-ı Şam bu saldırılarla mücadele etme ve bu saldırıları durdurma konusunda bir an bile tereddüt etmeyecektir.”

Edinilen bilgilere göre, Astana Zirvesine katılan silahlı grupları destekleyen kişiler tarafından, bu silahlı grupların Nusra Cephesi ile mücadele bahanesiyle uluslararası destek elde edebilmeleri için Nusra Cephesine karşı savaşmaları emri çıkarıldı.

 

Dini bir geçmişi bulunan gruplardan olan El-Meclis El-İslami El-Suri olarak adlandırılan grup, Astana Zirvesine katılan grupları saldırı konusunda uyardı ve başta Nusra Cephesi ve Cunud’ül Aksa olmak üzere bazı grupların, Astan zirvesine katılan herkesi tekfir ve ihanetle suçladığını, onların kanını helal saydığını ve onları yok etmeye çalıştığını açıkladı.

İki taraf arasındaki savaş sadece savaş meydanıyla sınırlı kalmadı ve yapılan açıklamalarda da kendini gösterdi. Öyle ki, Sugur Eş-Şam olarak adlandırılan grubun lideri Ebu İsa El-Şeyh, Nusra Cephesini isyancı bir örgüt olarak nitelendirerek, silahlı grupların uluslararası toplantılarda Nusra Cephesini desteklediğini ama bu grubun onlara ihanet ettiğini ve onları sırtından bıçakladığını açıkladı.

Ceyş’ül Mücahidin olarak adlandırılan grup lideri de Nusra cephesinin asılsız bahanelerle diğer gruplara saldırarak savaş başlattığının herkes tarafından bilindiğini açıkladı ve Nusra Cephesinin istediği zaman silahlı gruplara saldırdığını ve taraftarlarına yalan söylediğini açıkladı.

Nusra Cephesi liderlerinden biri olan Ebu Siyaf lakaplı Macit Er-Raşit de bu terör örgütünden ayrıldığını açıkladı.

Nusra Cephesi ve Ceyş’ül Fetih Suudi liderlerinden biri olan ve şer-i müftü olarak bilinen Abdullah El-Muhsini, tekfircilerin Halep’te yenilgisinden sonra teröristler arasında yaşanan çatışmaların durmasını isteyen bir fetva çıkardı.

Öte yandan Nusra Cephesi teröristleri Cebel-i Zaviye’deki bazı köylere saldırdı ve Ceyş’ül Mücahidin olarak adlandırılan terör örgütü liderlerinden Abdullah Mahzum’u öldürdü. Ehrar- ı Şam olarak adlandırılan grup, terörist gruplar arasında yaşanan çatışmanın durması için bir başlangıç yaptığını ama Nusra Cephesinin buna aykırı davranması ve Ehrar-ı Şam karargahlarına saldırması durumunda, Ehrar-ı Şam’ın da misillemede bulunacağını açıkladı.

Hatırlatmak gerekir ki, Nusra Cephesi iki yıl boyunca kontrolü altındaki bölgelere hakimiyet ve ganimetlerin paylaşılması konusunda diğer terörist gruplarla ihtilaf yaşadı ve Sivar-ı Suriye, Cephe’yi Hak El-Mugatele, Cephe’yi Sebat El-Mugatele, Elviye Ebu El-Alemin, El-Liva El-Seb, Guvvat Hasse, Hareket-i Hazm, El-Fırka 30, Tecemmu Fe İstigam Kema Emerte, Ketaib-i Sevar Eş-Şamiyyye ve Ceyş’ül Mücahidin gibi gruplar Nusra Cephesinin Ehrar-ı Şam’ın mühimmat depolarını ele geçirmesinin ardından, Ehrar-ı Şam’a katıldıklarını açıkladılar.

En Çok Okunan Dünya Haberler
En Önemli Dünya Haberler
En Çok Okunan Haberler