Suriye’deki Savaş Ateşi Daha Da Yayılacaktır/ Moskova’nın Tasarladığı Şey Şam İçin Yeni Bir Anayasa Değildir


Suriye’deki Savaş Ateşi Daha Da Yayılacaktır/ Moskova’nın Tasarladığı Şey Şam İçin Yeni Bir Anayasa Değildir

Suriyeli milletvekili anayasayı sadece Suriyelilerin belirleyebileceğini vurgulayarak, “Türkiye Suriye’nin kuzeyine girerek kendini darboğaza soktu ve her gün kurtulmaya çalışıyor” dedi.

Tesnim Haber Ajansı - Suriyeli milletvekillerinden Halid El-Abud Tesnim Habere verdiği röportajda Rusya’nın Suriye için bir anayasa taslağı hazırlamasının imkânsız olduğunu, çünkü anayasayı sadece Suriyelilerin belirleyebileceğini vurguladı.

El-Abud, Suriye’nin Birleşmiş Milletler ’deki daimî temsilcisi ve bu ülkeden Astana Zirvesine gönderilen heyetin başkanı olan Beşşar El-Caferi’nin, “Suriye Hükümeti ve silahlı gruplar arasındaki Astana Müzakereleri başarılıydı” yönündeki açıklamaları ile ilgili olarak Tesnim Haberin “bu görüşmedeki başarı unsurları nerede gizli?” şeklindeki sorusu üzerine şunları söyledi: “Astana’da yaşanan gelişmelerin tüm topraklarda yaşanan sahnelerin küçük bir parçası ve siyasi çerçevede bir savaş galibiyeti gibi önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. Yani şöyle ki, Astana Zirvesinin düzenlenmesinin nedeni Halep zaferiydi ama gözlemciler ve analistler Astana Müzakerelerine bazı silahlı grupların katılmadığını görüyorlar. Bazı silahlı grupların Astana’da bulunmaması bir başarı mıdır?

Burada Astana’ya katılmayan grupların katılan gruplardan çok olup olmadığına bakmak gerekir. Beşşar El-Caferi’nin açıklamalarına göre başarı nerededir? Başarı ne Türkiye’nin tutumunda ne de silahlı grupların tutumundadır. Çünkü ben bu alanda, bu grupların sadece Türkiye’nin kullandığı bir araç olduklarını ve diğer grupların da bölgesel ve uluslararası taraflarca kullanılan bir araç olduklarını kesin bir ifadeyle söyleyebilirim.

Biz şu an başarılı olduk ama siyasi bir çözüm ya da askeri operasyonların durması konusunda değil. Biz şu konularda anlaşma sağlama hususunda başarılı olduk: “Türkiye, bu olayın bir parçası oldu. Yani Türkiye bugün bu terörist grupları yönettiğini ve bu grupların Türkiye’den emir aldığını itiraf ediyor. İkinci ve çok önemli nokta ise, Türkiye’nin içerisinde bulunduğu, Suriye Hükümetine karşı yapılan savaş operasyonunun durması gerektiğini itiraf etmesidir ve bu konu Türkiye’nin duruşu ve tutumu noktasında bir başarıdır.

Türkiye bazı yerlerde bu silahlı grupların kaderini hafife aldı ve bunun üzerinde pazarlıklar yaptı. Ben Türkiye’nin bir yerde saplanıp kaldığını düşünüyorum yani kastım Suriye topraklarıdır ve bazı Türk yetkilileri de bu konuda açıklamalarda bulunmuş, Türkiye’nin El-Bab etrafında yıpratıcı bir savaşa saplanıp kaldığını belirtmiştir.”

El-Abud, Türkiye’nin savaş operasyonlarının durması anlaşmasına bağlı kalıp kalmayacağı ve Suriye’de önümüzdeki dönemde bir huzura şahit olunup olunmayacağı hakkında şu ifadelerde bulundu: “Türkiye’nin en asgari düzeyde bağlı kalacağına inanıyorum ama buradaki soru, savaş operasyonlarının Suriye topraklarının geniş bir bölümünde durup durmayacağıdır. Ben bunun tam tersini düşünüyorum. Biz farklı hedefleri olan daha büyük bir ateşe ve daha büyük ve zor bir askeri operasyonlara doğru ilerleyeceğiz. Türkiye ilk aşamada Emevi Camiinde namaz kılma düşüncesinden geri adım attı ve ikinci aşamada Suriye topraklarının bir kısmını bu ülkeden ayırıp kendi topraklarına katmak istedi. Üçüncü aşamada haykıra haykıra, “beni Suriye’nin kuzeyinde başıma gelenlerden kurtarın” dedi ve biz şu an Türkiye için üçüncü aşamadayız.

 Savaş operasyonları durmayacak ve bu savaş ateşi daha da yayılacaktır ama bölgesel ve uluslararası bir anlaşmayla, onları aktif hale getiren kişilerin omuzlarında ağır bir yük olan uşaklardan kurtulma ateşi devam edecek ve genişleyecektir. Stratejik olan kavram, Türkiye’yi uzak tutmak, bu ülkenin bu gruplara olan desteğini durdurması ve bölgesel düzeydeki bu yangını kontrol altına almak için olumlu bir katılım göstermesidir.”

 Suriyeli milletvekili, Rusya’nın Suriye için bir anayasa taslağı hazırladığı ve onu bazı Suriyeli muhalif taraflara sunduğu yönündeki haberlerle ilgili olarak şunları söyledi: “Rusya’nın Suriye için bir anayasa taslağı hazırlaması ve bunu bir grup ya da tarafa göstererek, bu yeni hükümetinizin anayasasıdır demesi mümkün değildir ama Rusların İran tarafının da bazen dile getirdiği gibi kapsayıcı bir hükümet için ortak noktalardan bahsetmesi mümkündür.

Üçlü anlaşma, Suriyeliler arasında kapsayıcı öncelikleri vurgulamaktadır. Bu anayasa mıdır? Anayasayı sadece Suriyeliler belirleyebilir. Dünyada hatta ihtilaf içerisinde olduğumuz hiçbir güç bize bir anayasa zorlayamaz. Benim bu konudaki değerlendirmem, bu hususta abartı yapıldığı yönündedir. Bunun Rusya tercümesi yeniden gözden geçirilmeli ve tasarlanan şeyin bir anayasa olup olmadığına bakılmalıdır. Ben anayasa olarak çevrilen ya da medyada algıladığımız şeyin kesinlikle öyle olmadığını düşünüyorum.”

En Önemli Röportaj Haberler
En Çok Okunan Haberler