Avustralyalı Uzman: Devrimden Sonra İran Kayda Değer İlerlemelere İmza Attı


Avustralyalı Uzman: Devrimden Sonra İran Kayda Değer İlerlemelere İmza Attı

Avustralyalı bir uzman, İran'ın İslam İnkılabı dönemindeki bilim alanında kayda değer ilerleme ve başarılarına işaretle, İran'ın Irak savaşında, büyük acı ve sıkıntılara rağmen kendi sınırları savunmayı başardığını kaydetti.

Tasnim Haber Ajansı muhabirine İslam İnkılabı'nın zaferinin 39. yıldönümü dolaysıyla demeç veren Avusturya merkezli Uluslararası Politika Kuruluşu Eski Direktörü ve Savunma Bakanlığı danışmanlarından Haines Gartner; İslam İnkılabı'nın bilim başta olmak üzere kazanımlarına işaretle, İran İslam Cumhuriyeti'nde son yıllarda bilim alanındaki ilerlemelerini kayda değer ve önemli niteledi. Batı'nın İran'a yönelik yaptırımlarına rağmen İranlı bilim adamları büyük başarılara imza attığına dikkat çeken uzman, kendisinin bir hoca olarak başarılı İranlı öğrencilere ders verdiğini vurguladı.

İslam İnkılabı ile diğer devrimler arasındaki farklara da değinen Avustralyalı hoca; "Neredeyse tüm devrimler, devrim döneminin ardından sorumlu dış politika ve istikrarlı iç münasebetlere sahip normal hükümetlere ulaşıyorlar.  1776'daki ABD devriminin ardından ilk cumhurbaşkanı Wilson'un 1789'da seçildi. 1789'daki Fransa devriminin ardından Fransa hükümeti Napleon savaşlarının ardından 1815 yılında normale döndü. Rusya devriminin kazanımları da komünizmin eliyle yok oldu. İran bu tarihi tecrübelerden ders almalıdır." ifadesini kullandı.

İmam Humeyni, Ümit Kaynağıydı

Profesör Gartner sözlerinin devamında İran İslam İnkılabı Rehberi olarak İmam Humeyni'nin şahsiyetine de işaretle, İran'da ve hatta yurt dışında muhtelif siyasi eğilim ve nesebe sahip insanların despot Şah rejimine son vererek, yeni sistem ikame etmeyi başaran İmam Humeyni'ye güvenip, ümit kaynağı olarak gördüklerini vurguladı.

İran-ABD İlişkileri, Trump Döneminde Kötüleşti

İslam İnkılabı'nın ardından Batı'nın İran ile münasebetlerinin neden kötüleştiği hakkında ise, İran ile ABD'nin münasebetlerinin bunca kötüleşmemesi gerektiğini, Batı ve İslam ülkelerinin iyi ilişkiler kurabileceklerini, bu meselenin nedeninin mezhep olmadığını, hatta Şah ile ABD'nin o dönemki başkanı Carter'in ilişkisinin de kötü olduğunu ifade etti. 

İran ve ABD arasındaki karşılıklı sui-zanlara dikkat çeken Gartner, 2015 nükleer anlaşmanın imzalanmasının ardından ABD ve Avrupa ülkelerinin İran ile ilişkilerinin iyileşme fırsatının Trump'ın iktidara gelmesiyle yok olduğunu ve ABD'nin İran ile münasebetlerinin kötüleştiğini, ancak Avrupalı ülkelerin İran ile siyasi ve ekonomik münasebetlerini durdurmak istemediklerini söyledi.

Ülkelerin gücüne güç katma hakkına vurgu yapan Avustralyalı uzman, ülkelerin savunma ve askeriye kabiliyetlerinin korunması gerektiğinin altını çizdi.

Batı'nın Savaşta Irak'a Yardımları

Avustralyalı ünlü profesör, Batı'nın İran ile Irak arasındaki 8 yıllık savaş sırasında Irak'a yardımlarına dikkat çekerek, büyük güçlerinin ilk başta Irak ve Saddam'ın İran'ı zayıflatabileceğini düşündükleri için bu ülkeye geniş şekilde silah verdiğini ve İran'ın bu savaşta büyük zararlar gördüğünü hatırlatarak, İran'ın çok sayıda kurban verip, sıkıntılar çekmesine rağmen kendi sınırlarını savunduğunu kaydetti.

En Çok Okunan İran Haberler
En Önemli İran Haberler
En Çok Okunan Haberler