Âl-i Suud’un Arabistan’da Şia Azınlığa Karşı Yürüttüğü Gizli Savaşı

Tesnim Haber Ajansı - Deutsche Welle Alman haber ajansı “Arabistan’ın Şia Azınlığa Karşı Savaşı” başlığıyla Âl-i Suud’un, ülkenin Şiaların çoğunlukta olduğu bölgesinde uyguladığı şiddet hakkında yazdığı yazıda şu sözlere yer verdi; Arabistan’ın doğusunda bulunan El Avamiye kentinde aylardır şiddetli çatışmalar devam ediyor. Şehrin bazı kısımları sanki deprem olmuş da yıkılmış gibi görünüyor. Riyad’ın Şialar aleyhindeki katı tavrı durumu gittikçe kötüye götürmekte.

Arabistan’ın El Avamiye şehri, uluslararası genel kanının dışında, şiddetli çatışmalara sahne oluyor. Uydu görüntülerinden edinilen fotoğraflarda şehrin çok büyük bir kısmının harabeye dönüştüğü gözlemlenmekte. Bunun yanı sıra sosyal medyada da şehirdeki sıkı savaşın ve apartmanların durumuna dair fotoğraflar yayınlanıyor ancak habercileri bu konuda bölgeye özel olarak gidip haber yapması mümkün değil, çünkü yabancı muhabirlere asla bölgeye giriş yapma izni verilmiyor.

Bölgenin dar sokaklarında askerler Şialarla çatışıyorlar. Gelen bilgiye göre bu çatışmalarda en az 15 kişi hayatını kaybetti. Aynı şekilde, çatışmalarda ağır silahlar kullanıldığı bildiriliyor. Ayrıca sosyal medyada Arabistan askerlerinin Kanada yapımı zırhlı araçlarla bölgede savaştığına dair fotoğraflar yayımlandığı zaman, Kanada’dan bu silahların Arabistan’a ihracatı durduruldu.

Bu çatışmaların delillerinden biri, Arabistan devletinin şehrin 400 yıllık geçmişi olan tarihi değere sahip şehir merkezini yıkarak yerine alışveriş merkezi yapma yönündeki kararıydı ve bölge halkının itirazlarıyla karşılaşmıştı.

Birleşmiş Milletler bu yılın Nisan ayıda Arabistan devletinden bu zorlama planı ve şehrin tarihi öneme sahip bölgelerinin yıkımını durdurmasını istemişti.

Almanya Dış İlişkiler Kurumu Ortadoğu Konuları Uzamanı “Sebastian Sons” konu hakkında Deutsche Welle’ye verdiği konuşmasında aktardığına göre, Riyad’ın, bölge sakinlerinin daha iyi yaşam şartlarına sahip olması açısından bölge alt yapısını umursadığını sanmadığını söyledi. Bu projenin daha çok Suudi Arabistan’ın tahrif ve değiştirme projesiymiş gibi göründüğünü söyleyerek; “Onlar şehirde çoğunlukta olan Şia azınlığı bölmek, zayıflatmak ve darbe vurmak istiyorlar. Bu düşünce Âl-i Suud’un uzun yıllardır devam eden Şiaları yok etme ve kenara itme politikası ile de uyuşuyor. Bu çeşit baskılar ve güçsüzleştirme çabaları, bu çatışmaların temel sebepleridir” şeklinde konuştu.

Suudi Arabistan’ın yaklaşık 30 milyonluk nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu Şialar oluşturmaktadır ve çoğunlukla Arabistan’ın doğusunda yaşıyorlar. Aynı zamanda Arabistan’ın petrol kaynaklarının büyük bir kısmı da ülkenin bu bölgesinde bulunmakta. Ancak bölgede çoğunlukta olan Şialar, nadiren ülkenin refahından, rahatlığından ve siyasi haklarından faydalanıyorlar. Ülkenin Sünni çoğunluğu Vahhabi düşüncesine sahip olduğundan ve Şiaları “lanetlik bidatçiler” olarak nitelendirdiklerinden dolayı, Şia azınlığı baskı altında tutuyorlar.

Kısa süre öncesinde bu mezhebi azınlık Arap Baharı döneminde itirazlarda bulunmuştu ancak kısa sürede bastırıldı. O zamanlar El Avamiye itirazların merkeziydi ve aynı zamanda Şeyh Nemr’in de vatanıydı. Şeyh Nemr, Arabistan’ın doğusunda itirazların sembolü olarak kabul edildi ve Şiaların sevdiği ve kabul ettiği bir şahıstı. Sonuç olarak bu itirazları 2015 yılının başlarında terörizm suçlaması sonucu idam edilmesi ile sonuçlandı.

Şuanda Berlin’de sığınmacı olarak bulunan ve El Avamiye halkından olan bir Arabistan-Avrupa İnsan Hakları Kurumu ESOHR uzmanı açıklamada bulunarak, Arabistan devletinin Şialar aleyhindeki katı tutumunun, şiddet ve düşmanlığın artmasına sebep olduğunu söyledi.

Son olarak Arabistan devletinin Şialar aleyhindeki eşitsizliği, katliam ve işkenceleri hakkında şunları söyledi; Şehir sakinlerinin yüzde doksanı ya şehirden firar ettiler, ya da taşınmak zorunda kaldılar. İnsan haklarının ihlali ile Arabistan devletinin kendi halkına karşı yürüttüğü bu savaşın, ülkenin 80 yıllık tarihinde eşi benzeri görülmemişti.