Rızai: Arabistan Trump’ın Kudüs Kararı Almasında Etkili Olmuştur
Nizamın Maslahatını Teşhis Kurulu Sekreteri; Arabistan ve İsrail arasındaki gizli anlaşmaların, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan etme cüretini göstermesine sebep olduğunu bildirdi.
Tesnim Haber Ajansı - Dün akşam İRİB birinci kanalda katıldığı "Birinci bakış" isimli programda konuşan Nizamın Maslahatlarını Teşhis Kurulu Sekreteri Muhsin Rızai; Filistin meselesi ve Kudüs’ün işgali son iki yüzyılın en uzun olayıdır ve BM bu konular hakkında onlarca karar aldı fakat Trump bu kararlar muhalif olarak Siyonist rejimin başkentini Kudüs olarak kabul ettiğini açıkladı. BM’nin 478. kararına göre; Kudüs Filistin’in başkenti olarak bilinir.
ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan ettiği 6 Aralık kararına temasla, Trump'ın bu tutumunun Filistin topraklarının İsrail tarafından işgal edilmesinden daha kötü olduğunu, zira Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın dünya Müslümanlarını en kutsal mekanlarından biri olduğunu ve halihazırda Filistin topraklarında Amerika ile Müslümanların direkt karşılaşmaları meselesinin söz konusu olduğunu bildirdi.
Siyonist rejimin başkentinin Kudüs’e taşımamasının bölgedeki olaylarla ne kadar ilişkisi var sorusuna; bölgede gelişen olaylar çok etkili oldu bunun delili IŞİD ilk ortaya çıktığında Bağdat ve Şam arasında bir duvar ördü böylece İran’ın Filistin’le sınırı uzaklaştı ve bu İsrail için ümit verici bir durumdu. Siyonist rejim son üç yıldır rahattı çünkü direniş cephesi IŞİD ile mücadeleyle meşguldü ama IŞİD yenilince işgalci rejim şiddetli bir şekilde tedirgin oldu. IŞİD’in yok edilmesiyle Siyonist rejim rahatsız oldu ve Trump Siyonist rejimin başkentinin Kudüs olduğunu açıklayarak işgalci rejimin arkasında olduğunu söyledi.
IŞİD terör örgütünün bölgede ortaya çıkması ve yenilgiye uğratılmasına ve bu durum sonrası işgal altındaki topraklarda büyük kaygıların oluştuğunu ve Trump'ın bu kaygıları ortadan kaldırmak ve kendi adamlarına moral kazandırmak için Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan ettiğini belirten Muhsin Rızai, Kudüs'ün kurtarılması için başlatılan yeni intifada'nın en güçlü intifada olacağını, zira İslam dünyasında çok derin desteğe sahip olduğunu bildirdi.
Bu mücadelenin artık Batı Şeria'da bile silaha dönüşeceğini, Filistin sınırları dışında da Amerika ve İsrail'e karşı yeni bir akım oluşturacağını belirten İran İslam Cumhuriyeti Nizamının Maslahatlarını Teşhis Kurulu Sekreteri, İslam ülkelerinin Amerika'dan kendi elçilerini geri çekebileceklerini veya kısıtlı bir dönem için günlük 3 ila 4 milyon varil petrol ihracatıını azaltabileceklerini söyledi.
Rızai; Suudi Arabistan’ın bu olaydaki etkisine yönelik; Trump’ın işlerinde Suudilerin etkisi çok ciddidir. Bu konuyla alakalı bazı kaynak belgeler var ve İran milleti ile Müslümanlar en kısa sürede Suudi Arabistan’ın şimdiye kadar görülmemiş ihanetini görecekler.
Suudi Arabistan’ın ABD ve Siyonist rejimle yakın ilişki içerisinde olduğuna dair elimizde belgelerimiz var. Son birkaç ayda Trump’n damadının Riyad’a giderek yetkililerle özel toplantılar yapması bunun örneği olarak verilebilir.
ABD Başkanı kendi uçağı ile Riyad’dan tel Aviv’e gitti bu iki ülkenin bir olduğu, işbirliği içinde olduğu anlamına gelmektedir. Nükleer anlaşmanın iptal edilmek istenmesi, İşgalci Siyonist Rejimin başkentinin Kudüs’e taşınmak istemesi gibi bütün olayların hepsi Arabistan Padişahı ile kılıç dansı yaparak başladı.
Muhsin Rızayi, tarih boyunca ABD ve İngiltere’nin İran milletine karşı ihanetleri hakkında; hiçbir millet bizim gibi ABD ve İngiltere’yi tanıyamaz, biz yüz yıldır bu güçlerle mücadele ediyoruz ve ben bazı aydınlarımız güneşin parladığını görüyorlar fakat onu inkar etmelerine şaşırıyorum. Nükleer anlaşma konusu bir kez daha ABD’nin güvenilmez olduğunu ispat etmiştir.
Nizamın Maslahatını Teşhis Kurulu Sekreteri konuşmasının sonunda, Mescid-i Aksa’nın İslam dünyası için fevkalade önemli olduğunu belirterek, İslam dünyasının Filistin meselesini halledeceğini ve işgalci rejimin yok olmaya bir adım daha yaklaştığını öngördüğünü açıkladı.
